KESK Hakkari Şubeler Platformu, Millî Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı proje okullarına yapılan öğretmen ve yönetici atamalarıyla ilgili yazılı bir açıklama yayımladı. 2025 yılı atama sonuçlarının ardından yapılan açıklamada, sürecin “şeffaflıktan uzak ve liyakat ilkesine aykırı” yürütüldüğü vurgulandı.

Platform, proje okullarına yapılan atamaların ölçülebilir ve nesnel kriterlere dayanmadığını, tamamen siyasi ve idari takdirle belirlendiğini savundu. Açıklamada, kıdem, hizmet puanı ve mesleki yeterlilik gibi objektif göstergelerin göz ardı edildiği; sadece Bakanlık takdiriyle yapılan atamaların adalet duygusunu zedelediği belirtildi.

“Siyasi Kadrolaşma Aracı Haline Geldi”

KESK, proje okullarına yapılan atamaların uzun süredir siyasi sadakat temelinde gerçekleştirildiğini ve bu durumun öğretmen atamalarını “siyasi kadrolaşma aracı” haline getirdiğini ifade etti. Mülakat gibi denetime kapalı yöntemlerin ve yandaş sendikalara sağlanan ayrıcalıkların, nitelikli öğretmenlerin önünü tıkadığı öne sürüldü.

“Eğitimin Niteliği Tehlikeye Atılıyor”

Platform açıklamasında, bu keyfi uygulamaların yalnızca bireysel mağduriyetler yaratmakla kalmadığını, aynı zamanda eğitimin niteliğini de doğrudan etkilediğini belirtti. Eğitim Sen’in başından beri proje okulları uygulamasına karşı çıkmasının ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktığı ifade edildi.

2 Köy ve 1 Mezra Yolu ulaşıma Kapandı 2 Köy ve 1 Mezra Yolu ulaşıma Kapandı

KESK’ten Dört Maddelik Çağrı

Platform, eğitimde yaşanan bu sorunun çözümü için şu taleplerde bulundu:

  • Proje okullarının belirlenmesi liyakat temelli, bağımsız komisyonlarca yapılmalı.

  • Atama ve görevlendirme süreçleri şeffaf, denetlenebilir ve liyakate dayalı olmalı.

  • Bakan’a tanınan sınırsız yetkiler sınırlandırılmalı.

  • Proje okullarına atanan öğretmenlerin yer değişikliği hakları kısıtlanmamalı.

“Bu Sürece Sessiz Kalmayacağız”

KESK Hakkari Şubeler Platformu, eğitim kurumlarının siyasi müdahale alanı haline getirilmesine sessiz kalmayacaklarını belirterek, hukuki süreci sonuna kadar sürdüreceklerini ve tüm eğitim emekçilerini bu adaletsizliğe karşı birlikte mücadeleye çağırdı.