Denizler ve göller gibi akarsuların da başlıca çekicilik kaynağı, suyun yarattığı estetiktir. Yer şekilleri (kanyon vb.), bitki örtüsü ve çağlayanlarla artan bu çekicilik doğa turizmine konu olurken insanın akarsu kıyılarında yarattığı kültürlerin kalıntıları kültür turizminin ilgi alanı içine girmektedir.
Hakkâri denince akla ilk gelen akarsu şüphesiz ki Zap Suyu’dur. İlin en büyük akarsuyu olan Zap Suyu, sularını Musul’un güneyinde Dicle nehrine taşıyan ve ili kabaca kuzeyden güneye doğru bir istikamette kat etmektedir. Hakkâri şehir merkezine 7 km uzaklıkta bulunan Zap Suyunun uzunluğu 310 km’dir. Türkiye sınırları içindeki uzunluğu 189 km olup Hakkâri il merkezinin doğusundan geçer ve güneyde Altın Dağları’nın doğusunda yeniden güneye yönelir. Çukurca İlçesi’nin batısından Irak topraklarına geçer. Başkale Vadisi’nde geçerken aldığı bazı derelerle büyür. Beslendiği en önemli kaynak Karasu olup sırası ile Hakkâri-Van, Yüksekova, Başkale, Örmeta ve Kunin'in sınırlarını belirler. Yağmur, kar ve buzul sularıyla beslenen Zap Suyunun ilkbahar ve yaz başlarında kabaran suları kışın azalır. Zap Türkiye’nin en hızlı akan akarsularından biridir.
ÖLÜM YOLU
Hakkâri yöresinde türkülere, hikâye ve destanlara konu olan Zapın aldığı canı vermediği için, nehir üzerine binlerce ağıt yakıldı. Ancak ölümlerdeki ihmalimizi. Virajların olduğu yerlere bariyerler veya çok sorunlu olan yerlere tüneller açarak, araçların nehre uçmaları engellenebilirdi. Yine dağlardan gelen kayaları engellemek için de çelikten ağlar kurulabilirdi. Ama maalesef bunlar yok. Zap her yıl ihmali olanları uyarmaktadır. Hem de her yıl canlar alıyor. Artık bu yollara bir çare bulunmalıdır. Bu işin bilimsel yönü araştırılmalıdır. Niçin aynı dönemlerde bu yollarda insanlar Zapa uçuyor. Bunun bir açıklaması olmalıdır. Eğer sorumluluk yollardaysa devlet bu konuda karayollarına yol yapımı için gereken talimatı versin. Yine yolların bozukluğundan kaynaklı ölümlerden devlet sorumludur. Her yıl kaza olan yerde tesadüf olamaz. En son memleketlerinden binlerce kilometre uzaklıktaki Hakkari'ye gelip Burada görev yapan Öğretmen Ayşe Koç Yıldız ve eşi Cihat Yıldız ölüm yolunda kaza geçirip ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatlarını kaybettiler.
ÖLÜM YOLUNDA MEYDANA GELEN KAZALARIN SADECE BİR KAÇI
9 mayıs 2010 tarihinde 2 arkadaşıyla birlikte davetlisi olduğu düğüne giderken Hakkâri-Çukurca karayolunda aracın kontrolden çıkarak Zap Suyu’na uçmasıyla akıntıya kapılan Yunus Akgüz için arama-kurtarma çalışmaları sonuçsuz kaldı. Yunus Akgüz de, aracı da Zap suyunun azgın sularına kapılıp kayıplara karıştı.
13 ocak tarihinde Hakkari-Van karayolu üzerinde bulunan kent girişindeki depin mevkiinde Şaban Duman (27) yönetimindeki 63 VP 962 plaka minibüsün üzerine kaya düşmesi sonucu Habib Duman hayatını kaybetmişti.
15 mayıs 2020 tarihinde erziki mevkiinde Hakkari'den Yüksekova gitmekte olan ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 06 NM 687 plakalı lüx aracın önüne dağdan kopan dev kaya parçaları sonucu sürücü son anda kurtulurken araçta maddi hasar meydana geldi.
24 şubat tarihinde Hakkari-Van karayolu üzerinde bulunan yeni köprü mevkiinde Yüksekova'dan Bağışlı köyüne gelmekte olan Nurullah Yılmaz yönetimindeki aracın üzerine kaya parçaları düştü. Kazada araç içerisinde bulunan 3 kişi yaralanmıştı.
30 Kasım tarihinde Yüksekova'dan Hakkari'ye gelmekte olan Ebubekir Güzel (39) yönetimindeki 72 AAC 585 plakalı aracın üzerine kaya parçaları düştü. Kazada araç içerisinde bulunan Ebubekir ve Mesut güzel yaralandı.
29 Aralık 2023 tarihinde, Hakkâri-Yüksekova karayolumdaki Yeni köprü mevkiinde meydana geldi. Yağışlı havadan dolayı yamaçtan inen taş heyelanı, İçinde 3 kişinin bulunduğu seyir halinde 27 KJ 574 Plakalı kamyonetin üzerine üzerine düştü. Araç içinde bulunan Kemal Can, Şemsetttin Çiftçi, Selahattin Kaya yaralandı.
11 temmuz 2023 tarihinde Hakkari - Van karayolunda askeri araçla otomobilin çarpışması sonucu 2 kişi öldü, 12 asker personel yaralandı.